30 Mart 2012 Cuma

FİYASKO

İlacı olmayan yerlerim ağrıyor,
Ovalıycaz mı şimdi oraları?
Nasır mı bassak üstüne?
Tütün mü yaksak?
Su mu serpsek?
Leyla mı izlesek?
Mecnun mu?

Uyuyo yahu,
Çok güzel.
Dur bi!
Uyandırsak mı, sırf kendi sirkimiz için?

Kendi markamızı mı yaratsak?
Çıkmayan leke gibi.
Adı fiyasko,
Kendi fiyasko.

22 Mart 2012 Perşembe

SAHTE BABAANNE MELAHAT ?

İyidir be Melahat;
Sen öleli çok oldu di mi?
Biz burdayız hala.

Dünyaya da vermedik,
Hep borcuyoruz orasını, burasını.

Sen ne yaptın?
Ölünce geçti mi?
Olmayan,
Babaanne,
Ama gerçekleşen.
Melahat?
Tülbentinlen uçuyodum lan ben senin.
Melahat?








17 Mart 2012 Cumartesi

Razı mısın silinmeye,
Silinmeye, iptal edilmeye, hiçbir şey olmaya?
Hiçbir şey olmaya razı mısın,
Gömülmeye, unutuluşa?
Hayırsa, asla gerçekten değişmeyeceksin.
Zümrüt-ü anka yeniler gençliğini
Sadece yandığında, diri diri yandığında,
Top top sıcak kül olana kadar yandığında

D.H. Lawrence

12 Mart 2012 Pazartesi

Unutmuşum

Bana huzur veren ve beni umutlandıran çocukluk anılarımı unuttum. Sıkıntı veren ve hüzünlendirenlerin ise üzerleri özenle örtüldü. Aslında bu iki farklı hale girmeme neden olan anılarım, fazlasıyla ardışık ve pekala iç içeler.
Ve ben onları bu yüzden mi unuttum?